Medyanın Marmaray ile ilgili “Asrın Projesi “ yaygarası ilk gün yaşanan arızalara ve hükümet tarafından gelen trajikomik açıklamalara rağmen devam ediyor. Radikal gazetesinde Ezgi Başaran’ın “Oley be! Marmaray bozuldu!” başlıklı yazısı da bilim insanlarının, mühendislerin uyarılarını görmezden gelerek, projenin eksikliklerine dikkat çekenleri AKP’nin başarılarını çekememekle ve hatta daha da ileri giderek patolojik olmakla suçluyor.
Bilimsel gerçeklerin bu derece yok sayıldığı, dualarla proje açılışlarının yapıldığı ülkemizde ne yazık ki “muhalif gazetecilerimizde ” eksenini şaşırmış durumda. AKP karşıtlığı hepimizin dengesini bozmuş, şehrimizin gelişmesini istemiyormuşuz falan filan. Ardından aynı bildik söylem aklınıza geliyor: Bu solcuların medeniyet düşmanlığı yok mu, AVM’ lere, Üçüncü Köprüye, Marmaray’ a hepsine karşılar.
Tıpkı AKP’nin söylemlerinde olduğu gibi; “Hepsi bu solcuların işi düğmeye bastılar durdu!”. Bozulunca ne kadar sevinmişiz zaten twitter’ a koymak için hazır bekliyormuşuz. Ah bu AKP karşıtları olmasa herkes ne kadar mutlu. Hem seçim yatırımı yapıyoruz, hem para kazanıyoruz, hem dünya çapında büyük prestij sağlıyoruz. Halkımız bu Marmaray’a pek meraklı zaten bedava da yaptık, sürekli gidip geliyor, trenlerin her yerini elliyor.
Eskiden konunun uzmanlarını konuşturmaya pek meraklı medyamız artık onları tamamen görmezden geliyor. Akşam haberlerinde Marmaray yolcularıyla muhabirlerin kedili -bisikletli eğlenceli yolculukları eşliğinde yapılan röportajlar halkımızın ne kadar mutlu olduğunu anlatıyor. Arızaları ise nedense hep hükümet yetkilileri yorumluyor. Elektrik kesintisinin şehir elektriği kullanmaktan kaynaklanması, projenin tamamlanmamış olması gizleniyor.
Oysa projede çalışan meslektaşlarımız hiç mutlu değil. Her gün taşınan insanların sorumluluğunu taşıyorlar. Henüz ölen insanları iktidar karşıtı olup olmadıklarına göre değerlendirecek kadar insanlıklarını kaybetmediler. Ne yazık ki birilerinin içinde bulunduğu paranoya haline bakıp, hepimizi o durumda sanıyorsunuz galiba.
Her alanda hakim olan kaderci anlayışınız sonucu, en basit güvenlik önlemleri, bilimsel doğrular dikkate alınmadığı için halkımız her gün büyük tehlikelerle karşı karşıya kalıyor.
Bu ülkenin mühendisleri, mimarları “Nükleer enerjinin ne tehlikesi olacak uçakta düşüyor, elektrik hattıymış, kontrolmüş filan böyle şeyler önemsiz” diyerek bilimsel gerçekleri, olası tehlikeleri görmezden gelen bir iktidar ve destekçileri oldukça rahat uyuyamayacak.