2 Temmuz 2018
Tahliye kararı ile 2015’te Diyanet İşleri Başkanlığı’na devredilmesi planlanan Alfred Heilbronn Botanik Bahçesi 1935 yılında kurulmuş ve Türkiye tarihinin en uzun süre ayakta kalabilmiş ve en gelişmiş botanik bahçesidir. Ülkemizde daha 1935 yılı öncesinde de botanik bahçe kurulma çalışmaları var olmakla beraber; özellikle tıbbiye eğitiminin parçası olarak kurulmuş bu bahçeler de çeşitli tahliyeler, yangınlar sebebiyle yok olmuşlardır. 1933 Üniversite Reformu ile Türkiye’ye davet edilen Alfred Heilbronn, İstanbul Üniversitesi’nde Fen Fakültesi Farmabotanik ve Genetik Enstitüsü direktörü olarak botanik bahçesi kurmaya başlamıştır. 2003 yılındaki anma töreninde İstanbul Üniversitesi Botanik Bahçesi’ne Alfred Heilbronn’un adı verilmiştir.
Alfred Heilbronn Botanik Bahçesi, 15000 m² alanı kaplar ve 6 bölüme ayrılmıştır: Sistematik bölüm, taş bahçe, tıbbi bitkiler, Türkiye bitkileri, deney alanları ve arberetum. Bahçede 6 sera ve 23 havuz bulunmaktadır. 430 metrekare taş bahçesi (taşlık ve kayalık alanlarda yaşamayı tercih eden bitkiler), 127 familyadan yaklaşık 400 ağaç ve çalı ve yaklaşık 3 bin adet otsu bitki bulunmaktadır. Seralarda 2500 bitki ve bahçeye botanik bahçelerinden bağışla gelen 390 adet egzotik bitki ile toplam bitki varlığı 5 bin adeti aşkındır.
Bahçede Türkiye’nin endemik türleri korunmaya, yaşatılmaya ve tanıtılmaya çalışılmaktadır. Bu bahçede 57 çeşit İstanbul’a özgü endemik bitkinin bulunduğu bir koleksiyon da mevcuttur. Bu envanterin anlamı; hızlı şehirleşme sebebiyle ortadan yok olan endemik türlerin yeniden toprağında yeşerebilmesi için korunması ve yaşatılması çalışmasının da yapılıyor olmasıdır. Alfred Heilbronn döneminde de Türkiye’nin florası üzerine çalışmış ve öğrenci yetiştirmiş; Anadolu’ya yapılan botanik gezilerden bu bahçeye yerli bitkilerden tohum, kök, soğan getirilmiştir. Ayrıca yabancı bahçelerle de tohum takası yapılmıştır.
5 bini aşkın bitki türünün bulunduğu bahçenin, 2015 yılında Diyanet’e devredilmesi ve bugün de tahliye kararının gerekçesi ise; Osmanlı döneminde bu alanda Şeyhülislamlık makamının bulunması olarak duyuruldu.
Hem lisans hem de ilkokul ve ortaokul öğrencilerinin eğitiminde kullanılan, özellikle çocuklara botanik bilimini öğretmek açısından Türkiye’deki az örnekten birisi olan bu bahçe bir eğitim alanıdır. Ülkemizin florasının korunması çalışmalarına yaptığı katkı ve tohum kütüphanesinin zenginleştirilmesi çabası sebebiyle ülkemizin bitki varlığı bilgisinin önemli kaynaklarındandır. Bilim üreten ve deneyimleten bu alanın Diyanet’e hangi sebeple olursa olsun devredilmesi ve yok olması kabul edilemez. Yaşayan ve yaşaması gereken Botanik Bahçesi’nin tahliyesi söz konusu bile olamaz; korunması ve geliştirilmesi yönünde çalışmalar yapılmalıdır.
toplumcumeclis.org