AKP iktidarı boyunca ülkenin her köşesinde sıklıkla karşılaştığımız çevre tahribatı örneklerinden biri de İstanbul Kadıköy’de Feneryolu Mahallesi’nde yaşandı. Birgün’den Olgu Kundakçı’nın haberine göre Feneryolu Mahallesi’nde bulunan tek yeşil alan olan Kuyubaşı Fidanlığı’nın ağaçları “külliye” projesi için söküldü, etrafı inşaat paravanlarıyla çevrelendi.
Fidanlık arazisinde bulunan kültür varlığı olarak tescilli tarihi Tuğlacıbaşı Hacı Mustafa Şevki Efendi Camii’nin hemen bitişiğine, bu caminin 4-5 kat büyüklüğünde dev bir cami daha inşa edilecek. Üstelik yapılan projeye göre, dar bir dikdörtgen şeklinde olan fidanlığı tamamen kaplayacak olan külliyeye ait devasa cami kıbleye dönük bir şekilde sığdırılamadığı için, yapı yaklaşma sınırları azaltıldı.
Bu durum yeni yapılacak olan dev caminin tarihi camiye olan mesafesinin azalmasına ve tarihi caminin siluetini ve tarihi dokusunu tehdit etmesine neden oluyor. İstanbul Büyükşehir Belediye Meclisi’nin 14 Ocak 2011’de araziye inşa edilmesi planlanan yeni cami binasında “kamu yararı” görerek yapı yaklaşma sınırlarını değiştirmesi, iktidarın “kamu yararından” ne anladığını gözler önüne seriyor.
En küçük yeşil alan kalmayacak şekilde kentlerimizi nefes alınamaz yerlere çevirmeye çalışmanın kamuya nasıl bir yararı olacağını soruyoruz. Taksim Gezi Parkı’nı AVM’ye çevirmek isteyen, HES’lerle doğa katliamına neden olan, ODTÜ’den geçecek yol için binlerce ağacı bir gecede katleden zihniyet, çevrecinin daniskası olduğunu iddia ederken, geleceğimize saldırmak için mahallelerimizdeki en küçük fırsatı bile kaçırmıyor.
Olası bir İstanbul depreminde mahallelinin sığınacağı tek açık ve yeşil alan olan fidanlığın, örneğine rastlanmayacak şekilde aynı parsele yapılmak istenen ikinci cami projesi için yok edilmesi kabul edilemez. Projenin iptali için imza kampanyası başlatan bölge sakinlerinin talebi dikkate alınmalı ve bölge, tarihi caminin restorasyonuyla birlikte yeşil alan olarak yeniden düzenlenmelidir.