Geçtiğimiz haftalarda, meslek odalarının açtıkları davalardan iki tanesi, Atatürk Orman Çiftliği’ndeki yapılaşmanın uygunsuzluğunu ilan edecek şekillerde sonuçlanmıştı. İlk önce AOÇ’nin SİT alanı derecesini düşürmeye karşı açılan davada, inşaatı devam eden Başbakanlık Hizmet Binası’nın durdurulması kararı çıkmıştı. Çok geçmeden de Bira Fabrikası ve tesisleri alanında yapılması planlanan TBMM Eğitim, Arşiv ve Kongre Merkezi için bilirkişi raporu gelene dek yürütmeyi durdurma kararı verilmişti.
Dün ise Mimarlar Odası Ankara Şubesi, Ziraat Mühendisleri Odası, Çevre Mühendisleri Odası, Şehir Plancıları Ankara Şubesi ve Peyzaj Mimarları Odası olmak üzere beş meslek odasının açtığı Atatürk Orman Çiftliği koruma amaçlı nazım imar planı davasında, 5. İdare Mahkemesi tarafından yürütmeyi durdurma kararı verildiği açıklandı. Mahkeme bu kararın gerekçesi olarak AOÇ’nin imar planının şehircilik ilkelerine, planlama esaslarına ve kamu yararına aykırı olmasını gösterdi. Bu kararla birlikte AOÇ’de tek bir çivi bile çakmak hukuksuz hale geldi, AOÇ üzerinde inşaatı devam eden tüm yapılar plansız ilan edildi. Bu yapılar, Başbakanlık Hizmet binasını, bir Melih Gökçek projesi olan, Avrupa’nın en büyük eğlence parkı olacağı açıklanan Ankapark’ı, TBMM Sosyal Tesisi’ni ve yapılan tüm yolları kapsıyor. Halihazırda devam etmekte olan yirmi iki AOÇ davası için de durdurma kararı verilmesine hukuki dayanak niteliğinde olan bu karar, AOÇ üzerinde yapılaşmanın bir kent suçu olduğunu ilan etmiştir.
Üç yıl gecikmeyle de olsa verilen bu yağmayı durdurma kararının uygulanması bile tek başına yeterli olmayacaktır. Melih Gökçek, yıllar içinde Ankara’ya AOÇ üzerinden verdiği kültürel ve doğal zararın hesabını vermeli ve AOÇ’yi eski haline getirmenin yolları aranmalıdır. Başta 12 yıldır kentlerimizin talanında en büyük sorumluluğa sahip olan AKP hükümeti ve AKP’li belediye başkanları olmak üzere kent suçlarının faili olan bütün yöneticiler, işledikleri suçlar için mutlaka cezalandırılmalıdır.
22 Mart 2014