Kamuoyunun gündemine bir süre önce yolsuzluk operasyonu ile birlikte taşınan, rüşvet karşılığında Ataköy sahilinde inşaat izni verildiği iddiası ile ilgili skandal niteliğinde yeni bilgiler ortaya çıktı. Radikal Gazetesi’nde yayınlanan bir habere göre, söz konusu alanda yapılan inşaat için hem Kıyı Kanunu ihlal edilmiş; hem de tescilli yapıların bulunduğu parsellerde, Koruma Kurulu’na sorulmadan inşaat izni verilmiş.
Yolsuzluk ve imar hukuksuzluğu ile gündeme gelen Ataköy sahilindeki 412 bin metrekarelik arazi; 2001 yılında Emlakbank ile TOKİ arasında imzalanan anlaşma ile TOKİ’ye devredilmiş, 8 yıl boyunca TOKİ’nin, araziyi özel kişilere satma çabası; düzenlenen ihalelerin hukuka aykırı bulunarak iptal edilmesi nedeniyle gerçekleşmemişti. Söz konusu alanda bulunan tarihi Baruthane kalıntıları nedeniyle arazi, Gayrimenkul Eski Eserler ve Anıtlar Yüksek Kurulu tarafından 1956 yılında tescil edilmiş, 2009 yılında ise Kültür Varlıklarını Koruma Kurulu tarafından arazi için, “kamu mülkiyetinde kalması ve oluşacak yeni parsellerde yapılacak uygulamalarla ilgili koruma kurulundan izin alınması koşuluyla” ifraz (parsel bölme) izni verilmişti. Parsellerin bölünmesinin ardından TOKİ yeni ihaleler yaparak arazinin bir kısmını sattı, bir kısmını ise kiraladı. Satışın ardından Ataköy sahilinde Kıyı Kanunu hiçe sayılarak inşaata başlandı. Büyük skandal da bunun ardından ortaya çıktı.
Ataköy 1. Kısım Koruma ve Güzelleştirme Derneği adına Ali Elmas’ın Koruma Kurulu’na yaptığı bilgi edinme başvurusu büyük skandalı ortaya çıkardı. Daha önce rüşvet iddiaları ile gündeme gelen Ataköy Blumar’ın yer aldığı 160 numaralı parsel ile ilgili inşaat izni verilip verilmediğine dair yapılan bilgi edinme başvurusuna Koruma Kurulu, “ne bahse konu yerin önceden bağlı bulunduğu mülga İstanbul VII Numaralı Kültür ve Tabiat Varlıklarını Koruma Bölge Kurulu ne de halen bağlı bulunduğu İstanbul I Numaralı Kültür Varlıklarını Koruma Bölge Kurulu tarafından verilmiş bir yeni yapı projesi izni bulunmamaktadır” şeklinde yanıt verdi. Üstelik bu süre zarfında söz konusu alandaki tarihi eserlerin restorasyonu için proje hazırlanmış, Koruma Kurulu restorasyon projelerini 2012 yılında onaylamış. Ancak kuruldan restorasyon için onay alanlar bunun yerine rezidans ve otel yapmayı tercih etmişler!
AKP döneminin gözü dönmüş rant uygulamalarından birini oluşturan Ataköy sahili talanı 11 yıllık AKP iktidarının bir özeti gibi: Hukuk tanımazlık, kanunların ve yargı kararlarının etrafından dolaşma, rüşvet ve adam kayırma ile arazi rantını yandaşlara peşkeş çekme… Büyük bir imar skandalı olan Ataköy sahilindeki inşaat biran önce durdurulmalı ve sorumlular yargılanmalıdır.
24 Ocak 2014